''HER 3 SANİYEDE 1 KİŞİYİ SEPSİSTEN KAYBEDİYORUZ  
                    COVID-19 NEDENİYLE GERÇEKLEŞEN HER 5 ÖLÜMDEN 1’İ  
                    SEPSİS YÜZÜNDEN!'' 
                    
                      
                        Baxter Türkiye, Dünya  Sepsis Günü kapsamında düzenlediği “Sağlık Sohbetleri” bilgilendirme  toplantısını Ankara’da Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı Prof. Dr. Oktay  Demirkıran sözcülüğünde gerçekleştirdi.  
                                                      Prof. Dr. Demirkıran, dünyada  her 5 ölümden birinin ilişkilendirildiği ve her yıl 11 milyondan fazla insanın  hayatını kaybetmesine neden olan sepsis hastalığı hakkında önemli bilgiler paylaştı.  
                                                      Toplantıda sepsis  belirtileri gösteren kişilerin acil olarak sağlık kuruluşlarına başvurmalarının önemine değinen Prof. Dr. Demirkıran,  Covid-19 nedeniyle yaşanan kayıpların çoğunluğunun,  enfeksiyonu şiddetli geçirenlerde gözlenen sepsisten kaynaklanmakta olduğunu  söyledi.  
                           | 
                          | 
                          | 
                       
                     
                    ANKARA- 14 EYLÜL 2021, Global ilaç ve tıbbi ürünler  şirketi Baxter, düzenlediği bilgilendirme toplantısı ile Dünya Sepsis Günü’ne destek verdi.  Dünya Sepsis Günü sebebiyle düzenlenen bilgilendirme toplantısı Ankara’da Türk  Yoğun Bakım Derneği Başkanı Prof. Dr. Oktay Demirkıran sözcülüğünde  gerçekleşti.  
                    
                      
                          | 
                          | 
                        
                          Toplantıda basın mensuplarına konuşan Prof. Dr. Oktay Demirkıran, sepsisin enfeksiyona  karşı vücudun verdiği regülasyonu bozuk yanıta organ disfonksiyonlarının eşlik  etmesi ile ortaya çıktığını söyledi. “Sepsis, özellikle erken tanı ile hemen  tedavi edilmezse şok ölüme yol açar. Dünyada her yıl 50 milyona yakın sepsis  vakası görülmekte ve bu vakaların yaklaşık 11  milyonu hayatını kaybetmektedir. Bu oran her 3 saniyede 1 kişiyi sepsis  yüzünden kaybettiğimizi göstermektedir. Covid-19 nedeniyle yaşanan kayıpların  çoğunluğu, enfeksiyonu şiddetli geçirenlerde gözlenen sepsisten  kaynaklanmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü 2017 yılında sepsisi tanıması, önlenmesi  ve tedavisi öncelikli durum statüsüne almıştır. Pandemide sepsisten kaynaklı  kayıpları aşılama ile ciddi oranda azaltmak mümkün. Bu nedenle aşılamanın ihmal  edilmemesi çok kritik” dedi. 
                          Sepsis oluşumunun  nedenlerine değinen Prof. Dr. Demirkıran; deri veya yumuşak doku enfeksiyonu,  idrar yolu enfeksiyonu, akciğer iltihaplanması, kan dolaşımı, karın ve bağırsak  enfeksiyonları gibi çeşitli enfeksiyonlar ile bakteri, mantar, virüs ve parazit  gibi mikroorganizmaların çoğunun sepsise neden olabileceğini söyledi. Bununla  birlikte, mevsimsel grip virüsleri, kuş ve domuz gribi virüsleri gibi halk  sağlığıyla ilgili yüksek bulaşıcı patojenlerle enfeksiyonlardan ve menenjitten  kaynaklanabileceğini de sözlerine ekledi. 
                          | 
                       
                     
                    Sepsis’in başlıca  belirtileri arasında konuşma bozukluğu veya zihin bulanıklığı, aşırı titreme  veya kas ağrısı ve ateş, tüm gün idrar yapmama durumu, şiddetli nefes darlığı,  benekli veya renksiz cilt olduğunu belirten Prof. Dr. Demirkıran, bu  belirtileri olan kişilerin vakit kaybetmeden sağlık kuruluşlarına  başvurmalarının çok kritik ve önemli olduğunu belirtti. Prof. Dr. Demirkıran, sepsisin  acil olarak tedavi edilmesi gerektiğini belirtirken, tedavide her saniyenin hayati  önem taşıdığını vurguladı. Erken tanı, erken ve doğru tedavinin hayat kurtarıcı  olacağını belirtti.  
                    Herkesin sepsise  yakalanabileceğini belirten Prof. Dr. Demirkıran, bağışıklık sistemi zayıf  olanların, akciğer, böbrek, karaciğer, kalp gibi kronik hastalıklara sahip  kişilerin, 1 yaşından küçük çocukların, 60 yaş üstü yetişkinlerin ve dalağı  olmayan kişilerin sepsis konusunda daha yüksek risk grubunda bulunduklarına  dikkat çekti. 
                    ''Sepsis, dünya çapında  önlenebilir ölümlerin bir numaralı nedenidir. Sepsisi önlemek enfeksiyonu  önlemekle mümkündür.''  
                    Sepsisi önlemenin  en iyi yolunun öncelikle enfeksiyonu önlemek olduğunu belirten Prof. Dr. Oktay  Demirkıran; alınacak önlemleri çocukluk ve yetişkinlik aşı programlarına uyum, pandemi  sürecinde aşılama, temiz su kullanımı, başta el hijyeni olmak üzere genel  hijyen kurallarına uyulması, hastane kaynaklı enfeksiyonların önlenmesi,  güvenli doğum ve farkındalık olarak sıraladı. Prof. Dr. Demirkıran; alınan  önlemlere rağmen sepsis gelişen durumlarda ise enfeksiyon odağının hızla  kontrol altına alınması ve yoğun bakımlarda uygun organ destek tedavilerinin  verilmesinin hayat kurtardığını söyledi. 
                    ''Covid-19’ un olası sonuçlarından biri de  sepsis olabilir. Covid-19 hastaları septik şok yaşayabilirler. Sepsiste zamanında  müdahale, hayatı ve organ işlevini kurtarıcıdır.'' 
                    Covid-19 ve sepsis ilişkisine de değinen Prof. Dr. Oktay Demirkıran; bakteri,  mantar, virüs ve parazit gibi mikroorganizmalar, mevsimsel grip virüsleri, kuş  ve domuz gribi virüsleri gibi yüksek bulaşıcı patojenlerle enfeksiyonlardan  kaynaklanabilen sepsisin aynı zamanda yaşadığımız Covid-19 hastalığının da  sonuçlarından biri olabildiğini söyledi. Prof. Dr. Demirkıran Covid-19’u ağır geçirenlerin %60‘ının sepsis nedeniyle hayatını  kaybettiğini belirtti. Ağır sepsis hastalarında ise ortalama 3,6 organın kaybedildiğini  söyleyen Prof. Dr. Demirkıran sepsis gelişen hastaların %20-60’ında böbreklerde hasar  meydana geldiğini vurguladı.  
                    Sepsis farkındalığı çok  önemli olduğundan, tıp fakültesi eğitimlerinden başlayarak tüm hekimlerin ve  diğer sağlık çalışanlarının bu konuda zamanında hareket edebilmeleri için  donanımlı olmaları gerektiğini, görülen enfeksiyonları göz ardı etmeyerek  önemsenmesinin çok önemli ve kritik olduğunu belirtti.  
                    Prof. Dr. Oktay  Demirkıran Covid-19 hastalarının yaklaşık %2-5'inde ortalama 8-10 gün sonra  sepsis organ fonksiyon bozukluğu belirtileri ortaya çıktığını belitti. Bu  nedenle sepsisin erken belirtilerini bilmek, tanımak ve teşhis edildiğinde  hızlı tedaviye başlamanın çok önemli olduğunu bir kez daha vurguladı. Zamanında  müdahalenin, hayatı ve organ işlevini kurtarıcı olduğunu söyledi. 
                    
                      
                          | 
                          | 
                        Dünya Sepsis Günü Hakkında 
                              Dünya Sepsis  Günü, 2012 yılında Global Sepsis Alliance tarafından başlatıldı. GSA, dünya  çapında sepsis yükünü azaltmak için küresel liderlik sağlama misyonuna sahip,  kar amacı gütmeyen bir yardım kuruluşudur. Her yıl 13 Eylül haftası çeşitli  etkinliklerle dünya çapında sepsis konusunda farkındalık yaratılmakta.  
                              Daha fazla  bilgi için:  https://www.worldsepsisday.org                            
                                                       | 
                       
                     
                    
                      
                          | 
                          | 
                        Türk Yoğun Bakım Derneği Hakkında 
                              Türk Yoğun  Bakım Derneği 1978 yılında Türkiye’ de yoğun bakım ünitelerinin gelişmesi,  yoğun bakım uzman sayısının arttırılması, yoğun bakım standartlarının  oluşturulması, acil hizmetlerin planlanması, acil vakalara olay yerinde  müdahale ve tıbbi kontrol altında nakil koşullarının gerçekleşebilmesi için gerekli  eğitimin verilmesi ve ilgili birimlerle temas kurulması amacıyla kurulmuştur. ‘Yoğun  bakım branşının geliştirilmesi, yaygınlaştırılması ve bu konuda gelişmiş  ülkelerdeki yeniliklerin ve güncel uygulamaların ülkemizin bu konu ile ilgili  hekimlerine aktarılması amacı ile faaliyetlerini aktif olarak sürdürmektedir. 
                            Daha  fazla bilgi için: https://www.yogunbakim.org.tr/   | 
                       
                                         
                    
                      
                          | 
                          | 
                        
                          Baxter Hakkında 
                            Her gün milyonlarca hasta ve hasta yakını Baxter’in  yoğun bakım, beslenme, renal, hastane ve cerrahi ürünlerini güvenle  kullanmaktadır. 90 yıla yakın bir süredir, insanların hayatlarını kurtaran ve  sağlıklı bir şekilde yaşamlarını sürdürmelerini destekleyen yenilikleri  geliştirmekteyiz. Bu alanda geliştirdiğimiz tedavileri uygulayan sağlık mesleği  mensuplarıyla iş birliği içinde çalışmaktayız. Baxter olarak 100’den fazla  ülkede faaliyet göstermekteyiz. Dünya çapındaki çalışanlarımız ile mevcut  teknolojiler ve tedavilerin yanı sıra, şirketimizin geniş medikal inovasyon  gücünü gelecek nesil dönüştürücü sağlık hizmetlerindeki yenilikleri daha da  artırmak için kullanmaktayız. Daha  fazla bilgi için www.baxter.com.tr adresini ziyaret edebilirsiniz. 
                            | 
                       
                                                              |